Önder Özdemir, “Hamsun, Dinamo ve bir yazarın Hitler hayranlığı”[1] (12/04/2019) başlıklı denemesinde, Ara Güler, Fazıl Say gibi sanatçıların devletin tepesine yakınlaşma, iktidarla uzlaşma eğilimi ile karşılaştığımızda aklımıza gelen, canımızı sıkan, önemli ama, önemli olduğu kadar da cevap vermesi zor bir soruyu, çok daha ağır bir örnekle gündeme getirdi. Gerçekten de iyi yaptı. Çünkü bir durumun hakikatini, en iyi biçimde, onun en aşırı örneğine bakarak görebiliriz:
Kitaplarını beğenerek okuduğunuz bir edebiyatçının ülkesini işgal eden Nazi ordusunu destekleyen, işgale direnenlere silah bırakın diye gazeteye ilan veren, savaştan sonra yargılanırken dahi yaptıklarını savunan, Hitler hayranı “inançlı” bir faşist, Norveçli yazar Knut Hamsun örneğinde olduğu gibi, karşımıza şu soru geliyor: “Hayat öyküsünü, suçlarını bilmediğimiz edebiyatçıların gerçek öyküsünü öğrenince eserlerine karşı tutumumuz ne olmalı?”
(...)
Yazının devamını okumak için tıklayınız
No comments:
Post a Comment